Efe Gökçe / efe@businessworldglobal.com

L’Oréal Grup’un; birbirini tamamlayan markalar La Roche-Posay, CeraVe, Vichy ve SkinCeuticals’ı bünyesinde bulunduran bölümü L’Oréal Dermatolojik Güzellik, hayat değiştiren dermatolojik çözümleri yenidoğandan itibaren her yaştan tüketici için sürdürülebilir şekilde ulaşılabilir kılıyor.

L’Oréal Dermatolojik Güzellik, tüketicileri doğru cilt bakım rutinleriyle tanıştırarak onlara daha kaliteli bir yaşam sunuyor. Dermokozmetik pazarında lider konumda bulunan L’Oréal Dermatolojik Güzellik’in yeni dönem yolculuğunu, toplumsal fayda ve sürdürülebilirlik anlayışını, projelerini ve hedeflerini, L’Oréal Dermatolojik Güzellik Genel Müdürü ve Ülke Etik Temsilcisi Sinem Saraçer Turanlı aktardı.

“Mottomuz, #Herkesiçin Dermokozmetik.”

Sinem Saraçer Turanlı, “İş modelimizde eczacılar, dermatolog ve cilt ile ilgili çocuk, yetişkin endikasyon görüp ürün tavsiyesi yapan tüm farklı sağlık profesyonelleri ve online iş ortaklarımız ile sektöre yeni tüketici çekmek, onları eğitmek ve doğru rutinlerle tanıştırarak tüketicilere daha kaliteli bir yaşam sunmak üzerine çalışmak var. Bu yüzden mottomuz #DermoforALL, #Herkesiçin Dermokozmetik. Çünkü sağlık güzelliğin geleceği ve biz, geleceği iş ortaklarımız ile birlikte yaratmayı amaçlıyoruz. Çünkü biz, sağlık, içerik odağı, cilde saygılı formülasyonlarımız ile özellikle pandemiden sonra dünyayı ele alan tüm makro trendlere en iyi şekilde cevap veren marka ve ürün portföyüne sahibiz. Sağlık ve güzelliğin dünyadaki öncüsü olmak, aynı zamanda sağlık profesyonellerine eşlik ederek, güçlü bir dayanışma ile cilt sağlığına erişimi her yerde ve herkes için artırmak; başlıca hedeflerimizi oluşturuyor.” dedi.

“Ürün portföyümüzü ve servislerimizi Türk tüketicisinin ihtiyaçlarına göre belirliyoruz.”

L’Oréal Dermatolojik Güzellik bünyesindeki markaların; bilim insanları, dermatologlar, pratisyen hekimler, medikal estetik hekimleri ve eczacılar başta olmak üzere birçok sağlık çalışanı tarafından tavsiye edildiğini kaydeden Turanlı, şunları söyledi: “Dünya ile paralel bir şekilde, Türkiye’de de cilt sağlığı bilincinin arttığı günümüzde ürün portföyümüzü ve servislerimizi tamamen Türk tüketicisinin ihtiyaçlarına yönelik bir yaklaşımla belirliyoruz. La Roche-Posay, Türkiye’nin bir numaralı cilt bakım markası konumunda bulunuyor. Diğer markalarımız da  leke önleyici ve giderici, akne tedavisi, kuruluk karşıtı ürünler ve güneş korumasındaki inovasyonlar, en güvenli içeriklere sahip ve performans odaklı ürünlerle ihtiyaçlara cevap veriyor. Cildin ve saç derisinin sağlığı, gücü ve güzelliğine adanmış olan Vichy, yaşlanma karşıtı bakım odağıyla sağlıklı güzellik bilincini artırmak üzere öncü rol üstleniyor. 2018 yılı Türkiye lansmanını takiben her sene en hızlı büyüyen markamız olan CeraVe, dermatologların öncülüğünde geliştirilen ürünleri ile her yaştan insana ulaşılabilir cilt bakım ürünleri sunmayı hedefliyor. SkinCeuticals ise bilimle desteklenen, antioksidan bakımda otorite haline gelmiş profesyonel cilt bakım ürünleri ile seçkin klinik ve eczanelerde estetik ihtiyaçlara üst düzey çözümler sunuyor. Ürün özelinde belirtecek olursak; özellikle Covid sonrası serumlarımıza çok ciddi bir yönelimi var. Serum kategorisi son 3 senede çok ciddi bir popülarite kazandı. Aydınlık ve parlak cilt güzel cildin tanımı olmaya, bunu sağlayan güçlü içerikler de popülerliğini korumaya devam ediyor. C vitamini, retinol, kolajen, hyaluronik asit ve niasinamid içeren ürünlerimiz, trend olmayı sürdürüyor. Değişen tüketici beklentileriyle paralel şekilde; artırılmış gerçeklik ile cildimizi tanıyan, ihtiyaçlara yönelik servisler ve en son yapay zeka teknolojilerini kullanarak bakım rutini ürünlerini sunan uygulamalarımızın yükselişi de sürüyor. Aynı zamanda güneş ürünlerimiz müthiş bir yükselişte, tüketiciler artık sadece yaz döneminde değil 12 ay güneşten korunmayı önemsiyorlar. Her cilt ihtiyacına yönelik farklı alternatifler sunan La Roche-Posay Anthelios güneş ürünlerimiz ile pazarın lideri konumundayız.”

“Sürdürülebilirlik konusunda oldukça yoğun bir ajandamız var.”

Sinem Saraçer Turanlı, sürdürülebilirlik alanındaki projelerine de değindi: “Sürdürülebilirlik, sadece Türkiye’de değil globalde de L’Oréal Grup’un ve L’Oréal Dermatolojik Güzellik’in en önemli öncelikleri arasında yer alıyor. Hedefimiz, tüm yeni üretilen ürünlerde daha temiz formülasyonların kullanılması, ürünlerin daha az su tüketilerek üretilmesi, malzeme kullanımını azaltmak üzere ambalajların yoğunluğunun daha az olması ve dönüştürülebilir plastik kullanılarak üretilmesi. L’Oréal Grup, 2025 yılına kadar ambalajlarının %70’ini geri dönüştürülebilir plastikten üreterek 10 bin ton saf plastik tasarrufu sağlamayı hedefliyor. Doldurulabilir şampuan ve temizleyici ürünlerimiz, karton ambalaj kullanılarak üretilen güneş koruma kremlerimiz, Türkiye portföyümüzde de bulunuyor. Ayrıca markalarımız bazında, öncelikli deprem bölgesini hedefleyerek hayata geçirdiğimiz projelerimiz bulunuyor. La Roche-Posay ile kanserli çocuklara daha iyi bir yaşam sunmak için çalışıyoruz. CeraVe tarafında mobil tırımız ile cilt bakım servislerini ihtiyaç bölgelerine ulaştırıyoruz. Vichy markamız, KAGİDER ile birlikte ‘kadınların her anında yanında’ mottosuyla deprem bölgelerindeki kadınlara psikolojik destek ve iş imkânı sunuyor. KAGİDER’in Hatay’da kurduğu Eğitim ve Üretim Merkezi’nde ihtiyaç sahibi 100’den fazla kadına Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu Eğitim Merkezi (BÜYEM) aracılığıyla dermokozmetik uzmanlığı eğitimleri verecek, ileride eczanelerde iş bulabilmeleri için olanak sağlayacağız. Aynı zamanda hem eczacılarımız hem de marka yüzlerimizle bölgeye ziyaretler düzenleyerek, mentorluk programımız çerçevesinde kadınların yanlarında olacağız. SkinCeuticals ise tasarımcı Aslı Filinta iş birliği ile Hatay’daki kadınların kalkınmasını güçlendiriyor. Bu kapsamda, unutulmaya yüz tutan el sanatlarından cimem geleneğini yeniden dönüştürmek ve depremden etkilenen kadınlara destek olmak adına, Hazek Kadın Kooperatifi ile birlikte ‘’Değer Katmak Elimizden Gelir’’ projemizi başlattık.

“Dermokozmetik ile ilgili hem bugünkü hem de gelecekteki ihtiyaçlara yanıt verecek ürün ve hizmetler geliştiriyoruz.”

Değişen tüketici ihtiyaçlarına ve bu ihtiyaçlara yanıt verme noktasında teknolojinin önemine de vurgu yapan Turanlı, “Dijitalleşmenin öncelikli olduğu yeni dünyada, kullanıcıların aldıkları ürün ve servislerde hızlı ve kişiselleştirilmiş çözüm beklentisi çağımıza damgasını vuruyor. Tekno-güzellik alanında öncü şirket olarak, burada da trendlere yön veriyoruz. Oyunun kurallarını değiştiren bilimin, bundan birkaç yıl önce inanmakta zorlanacağımız yenilikleri hayata geçirmemizi sağlayan, çığır açan teknolojik inovasyonların sağladığı güçle ortaya çıkan tekno-güzellik; eşsiz deneyimler yaratmamıza olanak tanıyor. Tüketicilerimizin dermokozmetik ile ilgili sadece bugünkü değil gelecekteki ihtiyaç ve beklentilerine de cevap verecek akıllı ürünler ve hizmetler yaratma amacıyla çalışıyoruz. Ürün ve hizmetlerimizin performansını sürekli olarak geliştirme amacıyla inovasyonun gücünden yararlanıyoruz.

L’Oréal Dermatolojik Güzellik olarak, hedef kitlemizde tüm Türk “HasTüketiciler” var. Bu terminoloji, cilt problemi yaşayan hastalar ve bütünsel sağlığı önemseyen tüketicilerin birleşiminden oluşuyor. Dijital dünyada, HasTüketicilerimizin ihtiyaçlarına uygun çözümler sunarak, bütünsel bir müşteri deneyimi yaşatmayı hedefliyoruz. Bunu da kullanıcılarımızın dijital ayak izlerini en doğru şekilde analiz edip yapay zekayı kullanarak geliştirilmiş servislerimizle yapmayı planlıyoruz. Kişinin kendi cilt bakım ihtiyaçlarını belirlemesine ve bakım rutinini öğrenmesine yardımcı olmak üzere geliştirilmiş, marka web-sitelerinden rahatlıkla ulaşılabilen SkinConsult, SpotScan, Online Canlı Danışmanlık ve DermCode gibi e-servis araçlarımız var. Hepsiburada sitesinde medikal sayfamızı lanse ettik, Trendyol’da cilt bakım danışmanlığını lanse eden ilk marka olma özelliğine de sahibiz. Ülkemizdeki genç nüfusun yoğunluğunu da düşünürsek, tüketicilerimizin büyük çoğunluğu dijital ortamda yaşıyor. Bizim ise onları yakalamak için formülümüz Eğitim + Erişim. Dijital yatırımlarımızı ve güçlü formüllere sahip ürünlerimizi geniş kitlelere dermokozmetik uzmanları ya da online cilt danışmanları aracılığı ile denettiriyoruz.  Ek olarak dermatologları, eğitmenler ve etkileşimi yüksek influencer iş birlikleriyle online platformlarda buluşturarak gençlere eğitici içeriklerle de ulaşıyoruz. Bunun en güzel örneği, özellikle Z kuşağının çoklukla karşılaştığı akne problemine karşı hangi yolu izlemeleri gerektiğiyle ilgili senelerdir ürettiğimiz güçlü içerikler. Bu sayede milyonlarca yeni tüketici elde ettik.” dedi.

“3 yılda 10 milyon yeni HasTüketiciye ulaşmayı hedefliyoruz.”

Yeni dönemde kendilerine daha fazla tüketici, daha fazla doktor, hayat değiştiren ürünler, eczanelerde güçlü kategori görünürlüğü ve dijital e-servisler ile anlam yaratan markalar ve topluma fayda yaratmak olmak üzere 5 öncelik belirlediklerinin altını çizen Turanlı, “Sağlık ve güzellik alanında bugün açık ara lider marka grubu olarak, 5 sene içerisinde medikal güzellik pazarının toplam güzellikten aldığı payı 2 kat büyütmeyi hedefliyoruz. Bunu yapmak için önceliğimiz, dermatologlar nezdinde en fazla reçetelenen marka grubu olarak bu alandaki liderliğimizi tüketici ihtiyaçlarına en doğru cevabı veren ürün ve servislerle güçlendirmek. Güzellik vizyonumuzla paralel şekilde, en son teknoloji ile yaratılmış SkinConsult ve Spotscan gibi e-servislerimizle gençler öncelikli olmak üzere, yılda en az 1 milyon kişiye ulaşmayı amaçlıyoruz. Türkiye’de 13 milyonluk HAStüketici olduğunu öngörüyoruz. Türkiye genelinde, bir tarafta cilt problemi olan 1.3 milyon kişi var; diğer yanda ise sağlıklı yaşamı önemseyen ise 1.4 milyon kişi. Bu ikisinin kesişiminde ise 10.4 milyon kişi var. Bu da demek oluyor ki ülkemizde cilt bakımında medikal güzelliği, yani dermokozmetiği seçme potansiyeli olan toplamda en az 13 milyon kişiden oluşan bir Hastüketici kitlesi bulunuyor. Türkiye’de bugün 3 milyon kişiye ulaşıyoruz, 3 yılda 10 milyon yeni HasTüketiciye ulaşmayı hedefliyoruz.” dedi.