Efe Gökçe / [email protected]

Systemair, 2025 yılına kadar tüm ofis ve üretim operasyonları ile lojistik süreçleriNden kaynaklanan sera gazı emisyonlarını azaltmayı hedefliyor.

Systemair’in sürdürülebilirlik yaklaşımını, bu alanda yaptıklarını ve gelecek dönem hedeflerini Systemair Türkiye Genel Müdürü Ayça Eroğlu’ndan dinledik:

“2022 yılında Yaşam Döngüsü Değerlendirme (YDD) metodu ile Türkiye’de kendi sektöründe ürünlerinin yaşam döngüsü boyunca yarattığı etkileri belirleyen ilk firma olduk. YDD çalışmamız ile veri merkezi soğutma cihazları üretim ve kullanım aşamalarında yüksek enerji ve ham madde gereksinimi olan süreçleri belirlemeye ve etkilerini hesaplamaya yardımcı oluyoruz. Bu projemiz ile veri merkezi soğutma cihazımız Geniox Tera başta olmak üzere Systemair Grup genelindeki birçok ürün ve üretim sürecinin çevresel etkilerini hesaplayabiliyoruz. Geleceğin enerji gereksinimlerini karşılamak üzere tasarlanan Geniox’un en önemli özelliği ise yüksek ısı geri kazanım verimliliği ve düşük güç tüketimiyle bir klima santralinden çok daha fazlasını temsil etmesi…

ÇEVREYİ KORUMAK ÖNCELİĞİMİZ

Ayrıca geçtiğimiz yıl faaliyete geçirdiğimiz 365 Performance Center’dan da bahsetmek isterim. Verinin önemi ve kaydının giderek artığı günümüzde veri merkezi soğutma sistemlerinin eksiksiz ve sorunsuz çalışabilmesi için fabrika kabul testleri çok önemli. Biz 365 Performance Center ile bu testleri kendi bünyemizde yapıyoruz. Küresel enerji tüketiminin önemli bir kaynağı veri merkezleri. IT ekipmanları, serverler gibi cihazlardan sonra en fazla elektriği soğutma sistemleri harcıyor. Depolama kapasitesi ve daha kompakt ekipmanlar sürekli olarak artarken veri merkezleri için uygun maliyetli soğutma ihtiyacı talebi doğuyor. Veri merkezlerinin sadece güvenilir bir şekilde çalışması yetmiyor, bunun yanı sıra enerji verimli olmaları ve gelecekte ortaya çıkacak çevresel gerekliliklere de uyum sağlamaları gerekiyor. İklimlendirme sektörünün teknoloji öncüsü Systemair olarak sürdürülebilirliği inovasyonla bir araya getirdiğimiz veri merkezi soğutma ürün ve sistemlerimizle çevreyi korumak önceliğimiz.

DÜŞÜK KARBON KAHRAMANI ÖDÜLÜ ALMANIN GURURUNU YAŞIYORUZ

YDD projemizin ilk fazında, kazanılan YDD hesaplama yetkinliği sayesinde kırktan fazla ham madde ve komponente dair emisyon değerlerini veri tabanına dahil ettik. YDD yöntemi ile toplam atık miktarının sırasıyla yüzde 25 ve yüzde 50 oranlarında azaltılmasıyla 1 adet veri merkezi soğutma cihazının üretiminden kaynaklı karbon ayak izindeki azalma hesaplandı. Üretimden kaynaklanan atıklar yüzde 25 oranında azaltıldığında standart üretim prosesiyle karşılaştırıldığında IPCC GWP 100a metoduna göre yüzde 0,3 daha az karbon dioksit salımına sebep olduğu görüldü. Atık miktarı yüzde 50 oranında azaltıldığında ise karbon dioksit salım oranı yüzde 0,6 oranında azaldığı saptandı. Üstelik yakın bir zamanda projemiz sayesinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve İstanbul Teknik Üniversitesi ana desteğinde Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği’nin gerçekleştirdiği VIII. İstanbul Karbon Zirvesi’nde Düşük Karbon Kahramanı ödülü almanın da gururunu yaşıyoruz.

Ek olarak altını çizmem gerekirse bizim en önemli girdimiz çelik sac. Bu nedenle sürdürülebilirlik adına yeşil çelik kullanımını önemsiyoruz. Ayrıca üretimde hata payımızı ne kadar düşürürsek hurda oranımızı da aynı oranda düşürmüş oluyoruz. Üretimde de sürdürülebilirlik adına inovasyona önem vererek asgari atık çıkartmaya çalışıyoruz.

FARK YARATAN İŞLERE İMZA ATMAYI SÜRDÜRECEĞİZ

Bu yıl özellikle veri merkezlerinin iklimlendirilmesi ve düşük karbon çalışmaları üzerine yoğunlaşma kararı aldık. Veri merkezleri ekseninde verimli ve ekolojik ürünler geliştirmeyi ve bu alanda fark yaratan işlere imza atmayı sürdüreceğiz. Fabrikamızda yapmış olduğumuz solar panel ve yeni makine yatırımları ile hem sürdürülebilirlik hedeflerimizi hem de iç verimliliği artırıcı aksiyonlar aldık ve bu yılda devamını sağlayacağız. Hedeflerimiz doğrultusunda yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanabilmek için Gold Leed sertifikalı fabrikamızın çatısına kurulumunu ocak ayında gerçekleştirdiğimiz güneş paneller sayesinde bugüne dek 402,06 t karbon emisyonunu önledik. Bundan sonra da enerji maliyetlerimizi düşürürken, enerji ihtiyacımızın önemli bir kısmını yeşil enerji kaynaklarından sağlamaya devam edeceğiz.

Temel amacımız 2025 yılına kadar tüm ofis ve üretim operasyonlarımız ile lojistik süreçlerimizden kaynaklanan sera gazı emisyonlarını azaltmak. Bu kapsamda Birleşmiş Milletlerin belirlediği kalkınma amaçlarındaki 10 maddesini sahiplenerek ve Paris Anlaşması’nda belirtilen temel hedefleri göz önünde tutarak hareket etmeye devam edeceğiz. Etkin kaynak yönetimiyle karbon ayak izini düşürme, çevreyle dost imalat süreçleri ve ürün geliştirme gibi adımları her zaman sürdürülebilirlik ilkesinin gereğini yerine getirecek şekilde yürütmeyi sürdüreceğiz”