İklim krizinden kaynaklı çevre duyarlılığının artmasıyla ambalaj sektöründe de ‘sürdürülebilirlik’ önemli bir gündem maddesi haline geldi. KASAD Başkanı Alican Duran, “Özellikle müşterilerimiz olan uluslararası şirketler 2030 döngüsel çevre hedefleri kapsamında sürdürülebilir ambalaj talep etmeye başladılar. Artık karton ambalaj şirketleri döngüsel ekonomiye verdikleri katkı doğrultusunda tercih edilecekler” dedi.
Çevre bilincinin artmasıyla günümüzde yenilenebilen kaynaklardan elde edilen karton ambalajlar, son tüketicinin de tercihi oluyor. Ambalaj sektörünün dünyada en çok gelişen sektörleri arasında yer aldığını belirten Karton Ambalaj Sanayicileri Derneği (KASAD) Yönetim Kurulu Başkanı Alican Duran, kâğıt- karton ambalajların ise genel ambalaj paleti içerisinde en fazla büyüme kaydeden alan olduğunun altını çizdi. Bu büyümenin önemli nedenlerinden birinin kağıt- karton ambalajın geri dönüştürülebilir yapısıyla sürdürülebilirliğe önemli bir katkı sağlaması olduğunu aktan Duran, ”Sektörümüzün yatırımlarını hızlandırdığı alanlarından biri olan sürdürülebilirlik dünyada bir eğilim haline geldi. Özellikle müşterimiz olan uluslararası şirketler 2030 döngüsel ekonomi hedefleri kapsamında sürdürülebilir ambalajları talep etmeye başladılar. Artık karton ambalaj şirketleri döngüsel ekonomiye verdikleri katkı doğrultusunda tercih edilecekler” diye konuştu. .
“Hedef yüzde 100 sürdürülebilir ürün olmalı”
İklim değişikliği ile mücadelede gelecek nesillere daha sağlıklı bir çevre ve dünya bırakmanın önemini fark eden üretici ve tüketicilerin paketleme ürünlerinde karton ambalaja daha fazla yöneldiğine dikkat çeken Alican Duran, “Üretici firmalarımız yenilikçi altyapı ve teknolojileri ile unlu mamullerden çaylara, şekerlemeden kuru gıdalara, soğutulmuş, dondurulmuş gıdalardan servis ambalajlarına, ilaçlardan kozmetiklere, oyuncaktan tekstile, ev temizlik ürünlerinden küçük ev eşyalarına kadar daha pek çok alanda paketlenecek ürün yelpazesini genişleterek pazar paylarını büyütüyorlar. Biz sektör olarak döngüsel ekonomiye en uygun, çevreci ve yenilenebilen kaynaklardan elde edilen ambalajlar üretiyoruz. Ancak daha alınacak çok yolumuz var. Şirketlerimiz döngüsel ekonomide yerinin nerede olacağını çok iyi belirlemeli ve gelecek hedefleri yüzde 100 sürdürülebilir ürün olmalı. Evet yüzde 100 olması çok ütopik, ama şu anda Avrupa’da geri dönüşüm yüzde 85 ve bir ürün 25 kere geri dönüştürülebiliyor. Dünyada bütün büyük ülkeler, şirketler çok ciddi değişimler yapıyor” şeklinde konuştu.
“Yeşil dalga karton ambalajın önemini arttırdı”
Smithers’in “The Future of Fibre Based Packaging to 2027” raporuna da dikkat çeken Alican Duran, “Çevresel kaygılar, marka sahiplerinin sürdürülebilir hedefleri ve değişen düzenleyici ortam ile AB’de tek kullanımlık plastik ürünlere Temmuz 2021’de getirilen yasak ile birlikte elyaf bazlı ambalaj pazarında önemli bir gelişme oldu. Elyaf bazlı ambalaj sektörünün büyük bir potansiyele sahip olduğuna dikkat çeken Smithers, bu endüstrinin önümüzdeki beş yıl boyunca yüzde 5 büyüyeceği tahmin etmektedir. Sürdürülebilirlik, ambalaj geliştirmenin önemli bir yönü olmaya devam ediyor. Sektör temsilcilerimiz de bu doğrultuda akıllı ve teknolojik yatırımlarla kendilerini geliştirerek dijital çağa uygun yatırım yapıyor” diye konuştu. Özellikle dünyada sürdürülebilirlik ve yeşil dalganın hâkim hale gelmesi ile karton ambalajın öneminin daha da arttığını vurgulayan Alican Duran, “Kolaylıkla geri dönüştürülebilen ve doğada kalsa bile çabuk çözülebilir hammadde olması nedeniyle çevre kirliliği yaratmaması, karton ambalajı avantajlı bir hale getiriyor. Gerek AB ve gerekse diğer ülkelerde döngüsel ekonominin geliştirilmesine yönelik hızlı adımlar atılıyor. Böylece diğer ambalaj türlerinin de karton ambalajla ikame edilmesi söz konusu oluyor ve bu da karton ambalaja olan talebi hızla arttırıyor. Türkiye’de son dönemde bu alanlara önemli yatırım yaparak AB’nin çözüm ortağı olmayı başaran nadir ülkelerden oldu” dedi.
“Karbon ayak izi ambalaj tasarımlarını da değiştiriyor”
Avrupa Yeşil Mutabakat uyum süreci ile birlikte karton ambalaj üreticilerinin de karbon salınımı azaltmaya yönelik girişimlerini arttırdığını kaydeden Alican Duran; ihracat yapmayı hedefleyen üreticilerin bu doğrultuda epey yol aldıklarını açıkladı. Üretimde kullandıkları enerjiyi yenilenebilir kaynaklardan sağlamaya başladıklarını söyleyen Alican Duran, “Gelecekte AB tarafından devreye alınacak sınırda karbon vergisine takılmamak için üreticilerimiz karbon ayak izini azaltacak adımları hızla atıyorlar. Sektörde üretim yapan şirketlerimizin yüzde 30’u bu olgunluğa ulaşmış durumda. Yüzde 30’u da bu yönde çok güçlü yatırımlara imza atıyorlar. Geri kalan yüzde 40 ise uyum sürecine yeni başladı, ama onlar da hızla yol alıyorlar. Ayrıca sektörde bu kapsamda yeni ambalaj tasarımları da yapılıyor. Sürdürülebilir ve çevreye duyarlı ambalaj yatırımlarının payı da gün geçtikçe artıyor” şeklinde konuştu